3 Aralık 2012 Pazartesi

Hafta sonu klasikleri


Yumurtalar nasıl, ehehhehh muzurluk olsun, pazar günü kırdık pişirdik hepsini :)))

Gecen sene aşure pişirdiğimizde eski evimizde yaşıyorduk. Üsküdar, Bağlarbaşı'nda, 3 katlı ve 3 daireden oluşan bir bina. En üst katta biz, diğer iki dairelerde ise iki yaşlı ve dul teyze, yani binada toplam 4 kişiydik :)) evlendiğimizden beri 5 seneyi burada geçirdik, ite kaka... Çünkü ev 55 metre kare falandı sığmıyorduk ayrıca 30 senelik bir binaydı. Altımızdaki teyze aşırı meraklı birisiydi. Teyzenin evde bizim kapıya bağlı sensor vardı sanırız, mesela arkadaşlarımız gece 11:00'de evden ayrılıyorlar teyzenin kapı aynı anda açılıyor, bize saatin kaç olduğunu soruyor, açıklama olaraksa saatinin pilinin bittiğini söylüyordu :)) komikti ya :)) birde işten eve dönerken yakalardı ben, ayak sesimden bilirdi benim geldiğimi, çattt diye açardı kapıyı.  Teyzenin değneklerle zor yürüdüğünü söylemiş miydim? bıraksam saatlerce kapıda tutacak beni, bir şeyler anlatırdı kaynım, görümcem, kız kardeşim şöyle böyle diye uzayıp giden liste, bitmez anlatacakları... 

Neden anlattım bunları, geçen sene aşure yaptığımda teyzelere de vermiştim birer kase, kadın o kadar çok sevinmişti ki şaşırdım doğrusu. Biz taşınırken de çok üzülmüştü, ağlamıştı hatta. Bir gün bizde yaşlanacağız, empati kurmak gerek. 
Dün yine pişirdik, seviyorum çok ya aşureyi. Teyzeyi andım, ne yapıyor acaba :)
Bu hafta sonu annemler geldi, kahvaltı, yeme içme... 
mutlu hafta sonları
 

Kocişim cuma akşamı menüsü :) ilk defaya göre çok lessetliydi.
Tavuk göğsünü tavada çevirdi, domatesli sos yaptı, sosun içerisine jalapeno biberi ve mantar ekledi bir de baharatlarını.


2 yorum:

demetleyemek dedi ki...

Masa örtünüze bayıldım, bahar havası uyandırıyor insanda, hoşçakalın.

Unknown dedi ki...

Tesekkurler